Herhalde insanı kendi haline bıraktığımızda, bulunduğu ortamın koşullarına göre alışkanlıklar geliştirmesi, hayat bilgisini bilgeliğe dönüştürdüğü, yaratıcı yönünü özgür bıraktığı oranda, bunu bir kendini ifade haline getirebilmesidir. Alın size türkülerimiz.. Her bir yörenin türküsü neden farklı?
Bir de sosyo-kültür var. Toplumun doğal olanı ortak bir tarza dönüştürme şekli. Aynı olmasa da kategorilere sığdırma hevesi. Modern olmanın aynı olmak olarak görüldüğü zamanlarda, kültür de devlet politikası haline gelivermiş. Nitekim kraldan cok kralcılar, zamanla dilleri bile yasakladılar. Ana dilinizi, kulağınıza fısıldanan ilk sözcükleri kullanmanız doğru bulunmadı.
Kanada mozaik yapılanmaya örnektir. Türklerin yoğun olduğu mahallelerde sokak tabelaları İngilizce ve Türkçe olabilir, keza yerine göre Yunanca, Çince görebilirsiniz. Ortak dilde anlaşılmış, gerisi özgür bırakılmış. Hiç de kıyamet kopmuyor. Bir de Amerika örneği var, onun tersine örnek gösterilir. Amerikalı olmak var, sadece İngilizce var. Peki gerçek hayatta ne kadar uygulanabiliyor? Sokakta sadece İspanyolca, Çince duyabileceğiniz mahalleler, belki şehirler var.
Peki bu kültür dayatmasını basarısız kılan önemli unsurlardan biri nedir? Elbette göçler.. İnsan hep göçmüş. Göçler de kültürel evrimin bir parçası olmuş. Evrime karşı durmaksa olanaksız.
Belçikada bir süredir WO(W!)MAN isimli bir gönüllü projede yer alıyorum. Paulina ve Gitt isimli arkadaşlarım başlattılar. Paulina bir fotoğraf ustası, Gitt ise yazıyor. Belçikaya farklı ülkelerden gelen veya buralı olup farklı kültürlerle tanışan kadınlarin öykülerini dinliyorlar, fotoğraflarını çekiyorlar. Amacımız bunu bir kitapta toplayarak ve sergiler düzenleyerek paylaşmak.
Bu bağlantıda faaliyetin tanıtımını ve ilk atölyemizden görüntüleri bulabilirsiniz:
Polonyalı olup Belçikalı ile evli olan kadinlar, aynı! Avrupa kültürü! içinde bile nasıl farklı olduklarını anlatıyorlar. Belçikalı olup Afrika kökenli erkeklerle evlenen kadınlar, farklı bir dünyanın varlığını keşfetmekten çok mutlular, ama gel de bunu çevrene, hatta kendi ailene anlat! Türk var, İtalyan var, Kolombiyalı var, İngiliz var, … Hepsi bu durumu özünde bir zenginlik olarak almışlar. Eklemişler, eksiltmemişler. Özetle, harmanlanmışlar..
Doğadan daha mı çok bileceğiz?
Sevgiyle kalın.